FAKAT
İsrail oğulları tahsis olunan şey hakkında hainlik ettiler; çünkü Yahuda
sıptından Zerah oğlu, Zabdi oğlu, Karmi oğlu Akan tahsis olunan şeyden aldı; ve
İsrail oğullarına karşı RABBİN öfkesi alevlendi.
2.
Ve Yeşu Erihadan, Beyt-elin şarkında, Beyt-avenin yanında olan Aya adamlar
gönderip onlara dedi: Çıkın, ve memleketi çaşıtlayın. Ve adamlar çıkıp Ayı
çaşıtladılar.
3.
Ve Yeşuun yanına döndüler, ve ona dediler: Bütün kavm çıkmasın; ancak iki yahut
üç bin kişi kadar çıkıp Ayı vursunlar; bütün kavmı oraya kadar yorma; çünkü
onlar azdırlar.
4.
Ve oraya kavmdan üç bin kişi kadar çıktılar; ve Ay adamlarının önünde kaçtılar.
5.
Ve Ay adamları onlardan otuz altı kişi kadar vurdular; ve onları kapının
önünden Şebarime kadar kovaladılar, ve onları inişte vurdular; ve kavmın
yürekleri eriyip su gibi oldu.
6.
Ve Yeşu esvabını yırttı, ve kendisi ve İsrail ihtiyarları RABBİN sandığı önünde
akşama kadar yere kapandılar, ve başları üzerine toprak saçtılar.
7.
Ve Yeşu dedi: Ah, ya Rab Yehova, bizi Amorîlerin eline vermek, bizi yok
ettirmek için bu kavmı niçin Erdenden geçirdin? keşke kanaat edip Erdenin
ötesinde otursaydık!
8.
Ah, ya Rab, İsrail düşmanlarının önünde sırtlarını çevirdikten sonra ne
diyeyim!
9.
Çünkü Kenânlılar, ve diyarın bütün halkı işitecekler, ve bizi saracaklar, ve
yeryüzünden adımızı kesecekler, ve kendi büyük ismin için ne yapacaksın?
10.
Ve RAB Yeşua dedi: Kalk; niçin böyle yüz üstü düşmüşsün?
11.
İsrail suç etti; hem onlara emrettiğim ahdimi bozdular; hem tahsis olunan
şeyden aldılar, hem çaldılar, hem gizlediler; hem de eşyaları arasına koydular.
12.
Bundan dolayı İsrail oğulları düşmanlarının önünde duramıyorlar; düşmanlarının
önünde sırtlarını çeviriyorlar, çünkü onlar lânetli oldular; eğer tahsis olunan
şeyi aranızdan yok etmezseniz, bir daha sizinle beraber olmıyacağım.
13.
Kalk, kavmı takdis et, ve de: Yarın için kendinizi takdis edin; çünkü İsrailin
Allahı RAB böyle diyor: Ey İsrail, aranızda tahsis olunan şey var; tahsis
olunan şeyi aranızdan kaldırmadıkça, düşmanlarının önünde duramazsın.
14.
Sabahlayın sıptlarınıza göre yaklaştırılacaksınız; ve vaki olacak ki, RABBİN
tutacağı sıpt aşiretlerine göre yaklaşacak; ve RABBİN tutacağı aşiret ailelerine
göre yaklaşacak; ve RABBİN tutacağı aile adamlara göre yaklaşacak.
15.
Ve vaki olacak ki, tahsis olunan şeyle tutulan adam ve kendisine ait olanların
hepsi ateşte yakılacaktır; çünkü RABBİN ahdini bozmuştur, ve çünkü İsrailde
kötülük etmiştir.
16.
Ve Yeşu sabahlayın erken kalktı, ve İsraili sıptlarına göre yaklaştırdı; ve
Yahuda sıptı tutuldu;
17.
ve Yahuda aşiretlerini yaklaştırdı; ve Zerahîler aşiretini tuttu; ve Zerahîler
aşiretini adamlara göre yaklaştırdı; ve Zabdi tutuldu;
18.
ve onun ailesini adamlara göre yaklaştırdı; ve Yahuda sıptından Zerah oğlu,
Zabdi oğlu, Karmi oğlu Akan tutuldu.
19.
Ve Yeşu Akana dedi: Oğlum, rica ederim, İsrailin Allahı RABBE izzet ver, ve ona
itiraf et; ve ne yaptın, şimdi bana bildir, benden gizleme.
20.
Ve Akan Yeşua cevap verip dedi: Gerçek ben İsrailin Allahı RABBE karşı suç
ettim, ve şunu bunu yaptım;
21.
çapulda Babil işi güzel bir kaftan, ve iki yüz şekel* gümüş, ve ağırlığı elli
şekel olan bir altın külçe gördüm, ve tamah edip onları aldım; ve işte, onlar
çadırımın ortasında toprakta saklıdırlar, ve gümüş onun altındadır.
*
Tartılar ve ölçüler cetveline bak.
22.
Ve Yeşu adamlar gönderdi, ve çadıra koştular; ve işte, onun çadırında saklı
idi, ve gümüş onun altında idi.
23.
Ve onları çadırın ortasından alıp Yeşua, ve bütün İsrail oğullarına getirdiler;
ve RABBİN önünde yere koydular.
24.
Ve Yeşu, ve kendisile beraber bütün İsrail, Zerah oğlu Akanı, ve gümüşü, ve
kaftanı, ve altın külçesini, ve onun oğullarını, ve kızlarını, ve sığırlarını,
ve eşeklerini, ve koyunlarını, ve çadırını, ve bütün malını aldılar; ve onları
Akor deresine çıkardılar.
25.
Ve Yeşu dedi: Niçin bizi sıkıntıya düşürdün? RAB bugün seni sıkıntıya
düşürecek. Ve bütün İsrail onu taşla taşladılar; ve onları ateşte yaktılar, ve
onları taşla taşladılar.
26.
Ve onun üzerine büyük taş yığını yığdılar, bugüne kadar duruyor; ve RAB öfkesi
kızgınlığından döndü. Bunun için bugüne kadar o yerin adına Akor* deresi
denilir.
* Sıkıntı.