VE
Nun oğlu Yeşu Şittimden, çaşıt olarak iki adamı gizlice gönderip dedi: Gidin,
memlekete ve Erihaya bakın. Ve gittiler, ve Rahab isminde bir fahişenin evine
girdiler, ve orada yattılar.
2.
Ve Eriha kıralına: İşte, memleketi araştırmak için bu gece İsrail oğullarından
buraya adamlar geldiler, diye bildirildi.
3.
Ve Eriha kıralı Rahaba gönderip dedi: Sana gelen ve evine girmiş olan adamları
çıkar; çünkü bütün diyarı araştırmak için gelmişlerdir.
4.
Ve kadın iki adamı aldı, ve onları gizledi; ve dedi: Evet, bana o adamlar
geldiler, fakat nereden olduklarını bilmiyordum;
5.
ve vaki oldu ki, karanlık basınca kapılar kapanmak üzre iken o adamlar
çıktılar, o adamlar nereye gittiler bilmiyorum; hemen arkalarından kovalayın;
çünkü onlara yetişirsiniz.
6.
Fakat kadın onları dama çıkarmıştı, ve dam üzerine dizdiği keten sapları ile
onları gizlemişti.
7.
Ve adamlar Erden yolundan geçitlere kadar onların ardını kovaladılar; ve
onların ardını kovalıyanlar çıkınca kapıyı kapadılar.
8.
Ve adamlar yatmazdan evel, kadın yanlarına dama çıktı;
9.
ve onlara dedi: Biliyorum ki, RAB diyarı size vermiştir, ve dehşetiniz
üzerimize düşmüştür, ve sizin önünüzde memleketin bütün ahalisi eriyor.
10.
Çünkü Mısırdan çıktığınız zaman RAB önünüzden Kızıl Denizi sularını nasıl
kuruttu, ve Erden ötesinde olan Amorîlerin tamamen yok ettiğiniz iki kıralına,
Sihona ve Oga ne yaptınız işittik.
11.
İşittik ve yüreğimiz eridi, ve sizin önünüzden artık kimsede can kalmadı; çünkü
Allahınız RAB, yukarıda göklerde ve aşağıda yer üzerinde Allah odur.
12.
Ve şimdi, rica ederim, RABBİN hakkı için bana and edin, mademki size inayetle
davrandım, siz de babamın evine inayetle davranacaksınız, ve bana sadakat
nişanesi verin;
13.
ve babamı, ve anamı, ve kardeşlerimi, ve kızkardeşlerimi, ve onlara ait
olanların hepsini sağ bırakacaksınız, ve canlarımızı ölümden kurtaracaksınız.
14.
Ve adamlar ona dediler: Eğer bu işimizi açığa çıkarmazsanız, sizin yerinize
bizim canımız feda olsun; ve vaki olacak ki, RAB bize bu diyarı verdiği zaman
sana inayetle ve sadakatla davranacağız.
15.
O zaman onları iple pencereden indirdi; çünkü evi şehir duvarında idi, ve kadın
şehir duvarında oturuyordu.
16.
Ve onlara dedi: Dağa gidin, yoksa kovalıyanlar size yetişirler; ve kovalıyanlar
dönünciye kadar orada üç gün gizlenin; ve sonra yolunuza gidersiniz.
17.
Ve adamlar ona dediler: Bize ettirdiğin anddan şu yolda suçsuz oluruz.
18.
İşte, biz diyara girdiğimiz zaman bu kırmızı ipliği bizi indirdiğin pencereye
bağlıyacaksın; ve babanı ve ananı, ve kardeşlerini, ve babanın bütün ev halkını
kendi yanına, eve toplıyacaksın.
19.
Ve vaki olacak ki, senin evinin kapısından sokağa çıkan herkesin kanı kendi
başı üzerinde olacak, ve biz suçsuz olacağız; fakat seninle beraber evde olan
bir kimseye el dokunursa onun kanı bizim başımız üzerinde olacaktır.
20.
Fakat bu işimizi açığa çıkarırsan, o zaman bize ettirdiğin yemininden suçsuz
oluruz.
21.
Ve kadın dedi: Sözleriniz nasılsa öyle olsun. Ve onları gönderdi, ve gittiler;
ve kadın kırmızı ipliği pencereye bağladı.
22.
Ve gittiler, ve dağa varıp kovalıyanlar dönünciye kadar üç gün orada oturdular;
ve kovalıyanlar bütün yolda onları aradılar, ve bulmadılar.
23.
Ve iki adam döndüler, ve dağdan inip geçtiler, ve Nun oğlu Yeşua geldiler; ve
başlarına gelenlerin hepsini ona anlattılar.
24.
Ve Yeşua dediler: Gerçek RAB bütün diyarı elimize verdi; hem memleketin bütün
ahalisi de önümüzde eriyor.